"Güzel Çalışmalara İmza Atacağız"

AK Parti Çiğli İlçe Başkanı Avukat Özgür Kaner ile Çiğli’yi, Cumhurbaşkanlığı seçimini, AK Parti Çiğli Teşkilatının çalışmalarını konuştuk

"Güzel Çalışmalara İmza Atacağız"
14 Ocak 2015 - 10:29
AK Parti Çiğli İlçe Başkanı Avukat Özgür Kaner ile Çiğli’yi, Cumhurbaşkanlığı seçimini, AK Parti Çiğli Teşkilatının çalışmalarını konuştuk. Sayın Özgür Kaner ile yaptığımız söyleşiyi ilgiyle okuyacaksınız.
- Sizi tanıyabilir miyiz?

1972 Çiğli doğumluyum. Doğma, büyüme Çiğliliyim. Öğrenimimi tamamladıktan sonra 1994 yılından bu yana avukatlık yapıyorum. Eşim de avukat, eşimle birlikte  Çiğli’de serbest Avukatlık yapıyoruz. Yaklaşık 20 yıla yakın bir meslek hayatımız var. Ailemde köken olarak Çiğli’li, evliyim ve 2 çocuğum var. Benden önceki İlçe Başkanı  Sayın Adnan Yılmaz’ın belediye başkan adaylığına müracaat etmesi neticesinde boşalan ilçe başkanlığına, Genel Merkez tarafından atandım. Geçen yıl Kasım ayından  itibaren İlçe Başkanlığı görevini layıkıyla yapmaya çalışıyorum.


- AK Parti’den önce başka bir partide siyaset yaptınız mı?


AK Parti’den önce siyasi bir partide aktif olarak rol almadım, aktif bir görevim olmadı. Siyasete AK Parti’yle birlikte başladık. Tabii ki mesleğimiz itibariyle bazı kurumlarda kamu görevi niteliğinde ve diğer faaliyetler anlamında özellikle Çiğli Kaymakamlığı’nda İnsan Hakları Kurumu’nda Tüketici Hakları Cemiyeti’nde görev yaptım. Ama siyasi hayatımız Ak Parti ile başladı. 2011 Aralık ayında Sn Adnan Yılmaz’ın İlçe Başkanlığı döneminde Yönetim Kurulu Üyesi olarak kongrede seçimle geldik. 2011’den 2013 yılına kadar Teşkilatlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Siyasi Hukuk İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak görev yaptım. Daha sonra Kasım 2013 de atamayla İlçe Başkanı oldum.


- Göreve geldiğiniz günden bu yana ne gibi çalışmalar yaptınız?


Göreve geldiğimizde Mart 2013 yerel seçimleri çok yakındı. Dolayısıyla kendi yönetimimizi kurmamızla birlikte aday adaylığı süreci devam ediyordu. Gerek Çiğli Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı ve Çiğli Belediye Meclis Üyesi Aday Adaylığı süreci devam ediyordu. Dolayısıyla seçim takvimi ve seçim çalışmalarının içinde bulduk kendimizi ve o şekilde başladık. Teşkilat olarak Çiğli Teşkilatını, Çiğli Üyelerini, Çiğli Kamuoyunu yerel seçime hazırlamaya çalıştık. Gerek kendi projelerimizi, gerek partimizin, gerekse adaylarımızın projelerini halkımıza izah etmeye anlatmaya çalıştık. Tabii ki Büyükşehir Adayımız Sayın Binali Yıldırım’ında projelerini anlatmaya çalıştık. Bu kapsamda her teşkilatta olduğu gibi ev toplantısından, kahve toplantısına, meydan mitingine, basın toplantısı çalışmalarına kadar hepsini düzenli bir şekilde yapıp 30 Mart yerel seçimlerine geldik. Yerel seçimlerde partimizin umduğu oyu İzmir’de de olduğu gibi Çiğli ilçesinde de alamadık. Geçmiş seçimlere göre sayısal anlamda oy oranımız artmış olmasına rağmen, oy oranımızda düşüş oldu. Bu bizim çok beklediğimiz bir sonuç değildi. Ama malumunuz üzere hem yerel basında hem genel basında hem de Türkiye çapında da bu seçimin sosyolojik analizini veya siyasi bilimler anlamında analizi yapıldığında yerel seçim havasından daha ziyade genel seçim havasında oldu. Özellikle Türkiye’de Aralık ayında yaşanan ve yerel seçimlere de yön verdiği düşünülen belli hareketlerin belli oluşumların, belli muhalif kurumların bir araya gelmesinden Çiğli’de de biz etkilendik. Dolayısıyla umduğumuz sonucu alamadık.


- Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?


Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye’de ilk defa halk tarafından yapılacak. Dolayısıyla Türkiye’nin demokrasi ve siyasi tarihinde bir ilk olacağı için bizde son derece heyecanlıyız. Avukat olmam sebebiyle yakından biliyorum Anayasa da Cumhurbaşkanına tanınmış çok ciddi haklar ve sorumluluklar var.  Fakat bugüne kadarki Cumhurbaşkanlarımız bir tür atama yöntemiyle tespit edilmiş isimlerdi. Ama şimdiki yöntem referandum süreciyle Anayasaya Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi dahil edildi. Türkiye halkı ve seçmeni Cumhurbaşkanını kendisinin seçmek istediğini bir referandum sonucunda deklare etti. Ve bunu da hayata geçirdik. Hayata geçmiş olanı fiili olarak ta Cumhurbaşkanı seçmek suretiyle taçlanacağını düşünüyoruz. Burada öncelikle Ak Parti’nin eleştirilerin tam aksine demokrasi anlamında ne kadar çalıştığı ve Türkiye’nin  gerek siyasi hayatında gerekse demokratik gelişiminde ne kadar sıçrama yarattığını özellikle insanların bu kapsamda veya bu açıdan bakması gerektiğini düşünüyor ve bunu anlatmaya çalışıyoruz sahalarda. Devletimizin en üst seviyesinde olacak Cumhurbaşkanının seçiminde ve belirlenmesinde bizim birebir etken olacağımız birebir oy kullanmak suretiyle seçeceğimiz ve kendi Cumhurbaşkanımızı seçtik diyebileceğimiz bir yöntem getirildi. Özellikle de insanların bu kapsamda bakmasında da fayda var. İşin açıkçası gururla söylüyoruz Ak Parti yapmıştır. Pek çok diğer konuda yaptığı yeniliklerde olduğu gibi, siyasi hayatında da bunu Ak Parti yaptı. Ve bunu yapan ekibin başında da Cumhurbaşkanı adayımız olan Sn. Recep Tayyip Erdoğan var. Yine bununla birlikte son dönemde basında da çıkan Anayasa mahkemesine bireysel başvuru gibi temel hak ve hürriyetlerin geliştirilmesi gibi, diğer açılım çalışmaları gibi, demokratikleşme paketleri gibi pek çok ekonomik ve diğer alanlarda yapılan yeniliklerden ziyade bunlarında insanların gözünden kaçtığını düşünüyorum. Biz bunları sahada anlatmaya çalışıyoruz. Herkesin önünde özellikle sağlık gibi, ulaşım gibi, haberleşme gibi, icraatlar anlatılmakla birlikte, bunların biraz daha ihmal edildiğini, halkımızın bunu biraz gözden kaçırdığını düşünüyoruz. Ama hukuk ve siyaset konusunda Ak Partinin yaptığı Cumhuriyet tarihinde yapılmayan gelişmeler oldu. Cumhurbaşkanlığı seçiminde biz bunu özellikle izah etmeye çalışıyoruz.


- Çiğli Belediyesi’nin çalışmaları ile ilgili değerlendirmeniz nasıl, sizce ilçede yeterli çalışmalar yapılıyor mu?


Çiğli’de çok ilginç bir seçim dönemi yaşadık. Özellikle seçime 1,5 ay kala ortaya çıkan tablo şuydu. Çiğli de yerel yönetime talip olan AKP, CHP, MHP ve diğer adayların Çiğli’nin genel sorunların tespiti bir noktada birleşti. Herkes Anadolu caddesinin trafik sorunu, Çiğli’nin yaşadığı çöp sorunu ve Çiğli’nin denize ulaşamamasından kaynaklanan ve liste halinde devam eden sorunların dile getirdiler. Biz burada şunu ifade etmek istiyoruz. Özellikle adayımızın da söylemlerinde burada bir samimiyet sorunu olduğunu söylemeye çalıştık. İfade etmek istediğimiz şeyin açılımı da şuydu. Çiğli’yi 15 yıldır yönetenler bütün sorunları bilmesine rağmen, yeni çıkan adaylarıyla birlikte yine aynı sorunları söylemekte ve bunları çözeceğini taahhüt etmekte. Dolayısıyla 15 yıldır çözmeyen ve bu sorunları bir şekilde halı altına süpüren veya başka nedenlerle görmezden gelenlerin bu çözemeyeceklerini iddia ettik. Bizçözüm önerilerimizi, hazırladığımız projelerle birlikte somut olarak ortaya koymuştuk. Ama maalesef farklı etkenlerin de sandıkta seçmenin oy kullanma tepkisini etkilediğini düşünüyorum. Umduğumuz yerel seçim sonucunu alamadık. Ama söylemlerimizin doğru çıktığını özellikle şuan Çiğli halkı, Çiğli kamuoyu görmekte. Bizde hep beraber maalesef üzülerek seyretmekteyiz. Çiğli’de bir muammaya dönen imar sorunu halen devam etmekte. 1 Nisan itibariyle göreve başlayan belediye başkanının seçim döneminde söylediği, paylaştığı bu sorunlarla ilgili 3,5 aydır bir tane çalışma, bir tane proje söylediğini, paylaştığını veya meclise taşıdığını ben görmedim. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte de aynı performansta devam ettiği taktirde yine göremeyeceğiz.  Çözülemeyen sorunlarında, örneğin gerek göç oranı gerek nüfus artış oranı, gerekse araçların artması  gibi sorunlar  dağ gibi büyüyerek iyice çözülmez hale geleceğini maalesef göreceğiz. Zaten yerelde siyaset yapma amacımız bu. Yerelde halkın sorunlarını çözerek en acilden, en zaruriden, en tahammülsüz olandan başlayarak ileriye doğru planlı bir şekilde çözülmesidir. Yerel seçimlerin siyasetin amacı budur. Ama belediye başkanının çalışmasından memnun değiliz.


- Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra genel seçimler var. Genel seçimlere yönelik ne gibi  çalışmalarınız olacak?


Biliyorsunuz yerel seçimler genel seçim havasında geçti.  İzmir’de umduğumuzu bulamasak ta Türkiye de aldığımız oy oranı belli. Bunun hemen akabinde Cumhurbaşkanlığı seçiminde alınacak oy çok önemli. Arkasından Milletvekili seçimi gelecek ama bütün yerel siyasetçilerde de olduğu gibi kongre dönemleri vardır. Dolayısıyla ilçelerde ve illerde yerel siyaseti yapan kişiler kalıcı değildir. Dolayısıyla 2 - 3 yılda bir yapılan kongrelerle yenilenir teşkilatlar. Bizde Cumhurbaşkanlığı seçiminde sonra genel seçimlerden de önce bir kongre dönemi olacak. Takvimi belli olmamakla birlikte çünkü takvimi genel merkez belirliyor. Kadın kolları, gençlik kolları ve ilçe teşkilatları bu kongreler neticesinde yeni yönetimler belli olacak.  İnşallah yeni dönemde daha sağlıklı çalışmalar yapacağız.


- AK Parti İl Başkanlığı’na Bülent Delican atandı. Yeni yönetim oluşturma çalışmalarını sürdürüyor. Çiğli’den yönetim kuruluna önerdiğiniz isim oldu mu?


Sayın Bülent Delican, Ak Parti il teşkilatında ve teşkilatın her kademesinde çok ciddi hizmetleri olan bir siyasi karakter. Bilgi birikimiyle, tecrübesiyle,  eski yönetimlerde bulunması, meclis üyeliği yapması ve  her kademedeki çalışmalarıyla zaten konuya ehil bir insan. Tabiiki bizim ilçe başkanlıkları anlamında fikirlerimizi aldı, il yönetiminin oluşması konusunda bizde kendi düşüncelerimizi paylaştık. Fakat dediğim gibi o tecrübesiyle zaten pek çok konuyu çözebilecek nitelikle birisi. Bütün ilçelerde olduğu gibi bizimde gönlümüzden geçen İzmir de 30 ilçe var, bunlar  farklı nüfus yoğunluklarına sahip. Burada ilçe temsil ehliyeti ve ilçe temsil kriterlerini göz önüne alacağını umut ediyoruz. Biz bu düşüncelerimizi kendisiyle paylaştık. Çok sağlıklı bir il yönetimi oluşturacağını, başarılı bir yönetim kuracağını inanıyorum.


- AK Parti, kadın kolları ve gençlik kolu çalışmalarına çok önem veriyor. Kadın ve gençlere yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?


Teşkilat yapımız itibari ile İl yönetimi 50 asıl 50 yedekten oluşur. İlçe yönetimleri 30 asıl 30 yedekten oluşur. İlçe yönetimleri ana kademe dışında birde gençlik kolları 30 asıl 30 yedek, kadın kolları da 30 asıl 30 yedekten oluşuyor. Standart bir ilçe teşkilat yapısında 90 asıl ve 90 yedek üyemiz var. Çok güçlü bir teşkilat yapısı vardır. Mahalle teşkilatından bahsetmiyorum detaya girdiğimizde sayılar artıyor. Tabii ki bizim kadın kolları ve gençlik kollarımız kadınlara ve gençlere yönelik güzel çalışmalar yapıyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra gerek kadın kolları, gerek gençlik kolları, gerekse ana kademe kongre sürecine girecek. Teşkilatımızın şimdiye kadar olduğu gibi yeni dönemde de güzel çalışmalara imza atacağına inanıyorum.

YORUMLAR

  • 0 Yorum